Hava ve Uzay Hukuku Uzmanı Doç. Dr. İlyas Gölcüklü, Türkiye’nin uzay yarışında öncü olması için iç mevzuatını oluşturmasının şart olduğunu belirterek, “’Ulusal ve Ticari Uzay Programları Kanununu ya da Ticari Uzaya Fırlatma Kanunu’gibi kapsamlı bir Uzay Kanunu yapılmalı. Akabinde mutlaka özel sektörün de uzay yarışına teşvik edilmesi gerekliliğini vurguladı” dedi.
Türkiye’nin uzay yarışında hak ettiği payı almak için çalışmalarına hız verdiği ve uzay çalışmalarının sistematik olarak yürütülmesi bakımından Türkiye Uzay Ajansı’nın (“TUA”) kurulması önemli bir aşamaydı. Nitekim bunun önemli bir sonucu olarak ‘insanlığın ortak keşif alanı’ olan uzayda, Türk vatandaşımız Sayın Alper Gezeravcı’nın Uluslararası Uzay İstasyonu’na (“ISS”) bir takvim çerçevesinde çeşitli çalışmalar yürütmek üzere gitmiş olması, Türkiye için ortak bir gurur ve mutluluk vesilesi oldu. Konuyla ilgili hususların altını çizen Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi, Hava ve Uzay Hukuku Uzmanı Doç. Dr. İlyas Gölcüklü, Türkiye Cumhuriyeti’nin bununla yetinmeyerek bir sonraki adıma hazırlık yapması ve mutlaka uzay hukukuna dair iç mevzuat temelini de güçlendirmesi gerektiğini belirtti. Bu çerçevede Ulusal ve Ticari Uzay Programları Kanununu ya da Ticari Uzaya Fırlatma Kanunu gibi kapsamlı bir Uzay Kanunu yapılmasını önererek, akabinde mutlaka özel sektörün de uzay yarışına teşvik edilmesi gerekliliğini vurguladı. Yakın zamanda Azerbaycan’ın kendi ulusal uzay kanununu yapmış olmasının da bu konuda iyi bir örnek olduğunu belirtti.

Hukuki bir zemine oturması neden önemli
Doç. Dr. İlyas Gölcüklü, “istikbal göklerdedir” sözünün haklılığını teyit eden güncel gelişmelere dayanarak, “ABD bu tür işlerin hukuki altyapısını yıllar önce oturttu. Bu nedenle özel bir şirket olan SpaceX, sadece kendi ülkesinde değil Türkiye dahil yabancı ülkelerdeki uzay çalışmalarına da yön verir durumda” dedi. Bu yolculuktan geri kalmamak için sadece bu tür bilimsel çalışmalar için değil, uzay turizmi kapsamında da ISS ziyaretlerinin mümkün kılındığını anlattı. Gölcüklü, milli gurur yaşadığımız bu gelişmede dikkat çeken önemli detaylara işaret ederek hukuki alt yapının neden önemli olduğunu şöyle açıkladı:
“Ticari şirketlerin uzay çalışmalarına dahil olabileceğini düşünmeden yapılmış Birleşmiş Milletler antlaşmaları ve düzenlemeleri var. Bunlar artık yeterli olmuyor. Bu nedenle Türkiye’nin de bu adımlarla yetinmeyerek özellikle ABD’de yapıldığı üzere Ulusal ve Ticari Uzay Programları Kanunu ya da Ticari Uzaya Fırlatma Kanunu gibi kapsamlı bir Uzay Kanunu yapması ve bu düzenleme kapsamında mutlaka özel sektörün de uzay yarışına teşvik etmesi gerekiyor. Söz konusu şirketlerin teknoloji ve uzay araçları üretecek, know-how ve bilimsel birikimleriyle Türkiye’nin uzay hedeflerine katkıda bulunacak şekilde uzay yarışına dahil edilmesi önemlidir. Nitekim şu anda SpaceX, Blue Origin gibi şirketler hem gücünü bu hukuki altyapıdan ve desteklerden alıyor hem de yaptıkları özel sektör çalışmalarıyla kanuni düzenlemelerin şekillenmesinde önemli rol oynuyorlar” dedi.
Altınbaş Üniversitesi’nden Doç. Dr. İlyas Gölcüklü gerek TUA’nın kuruluşu gerek Türk vatandaşımız Sayın Alper Gezeravcı’nın Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) belirli çalışmalar yürütmek üzere gönderilmiş olmasının, Türkiye Cumhuriyeti adına çok önemli adımlar olduğunu kaydetti. Bununla birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin uzay hukuku alanındaki yol haritasının da en kısa zamanda belirlemesi gerekliliğinin altını çizdi. Gölcüklü son olarak bu tür bir yol haritasıyla, Türkiye’nin ancak bu şekilde uzay yarışından salt hizmet alan değil hem Türk vatandaşlarına ve hem de yabancı devletlere hizmet veren öncü konumda bir güçlü devlet statüsüne erişebileceğini ifade etti.