OECD Sermaye Piyasaları ve Finansal Kuruluşlar Dairesi Başkanı Serdar Çelik, dünya borsalarının yaklaşık 100 trilyon dolar civarında olduğunu belirterek, 45 milyon dolarının kurumsal yatırımcıların elinde olduğunu belirtti.

TKYD’nin düzenlediği 15’inci Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi, kamu ve iş dünyasından uzman isimlerin katılımıyla gerçekleşti. Zirveye OECD’nin merkezi Paris’ten gelerek özel konuşmacı olarak katılan OECD Sermaye Piyasaları ve Finansal Kuruluşlar Dairesi Başkanı Serdar Çelik, “Küresel Dönüşümler Işığında Güncellenen G20 / OECD Kurumsal Yönetim İlkeleri’ni anlattı.

“Sürdürülebilirlik temel konulardan biri”
Serdar Çelik, “Yaklaşık 2 sene süren bir çalışmanın ardından OECD ilkeleri güncellendi. İlkeler diyoruz ama aslında üst düzey prensipler ve 60 sayfalık bir doküman. Çok farklı kapsamlı içerikler içeriyor. Sürdürülebilirlik temel gündem konularından biri. Tartışmanın diğer tarafında ise şirketlerin sermaye piyasasından neler beklediği var. Şirketlerde sürdürebilirlik için ne yapmalı tartışmaları uzun süredir devam ediyor” dedi.

"Halka arz olan şirketlerin sayısında azalma var"
OECD ülkelerindeki tüm halka arzlara baktıklarını ve son yıllarda halka açılan şirket sayısının azaldığına değinen Çelik, “7 bin kayıp var. Toplamda da bir azalma var. Şirketlerin istediği halde halka açılamadığını da biliyoruz. Bugün dünya borsaları yaklaşık 100 trilyon dolar civarında. 45 milyon doları kurumsal yatırımcılar. Yaklaşık yüzde 11’i devletlerin elinde. Yüzde 27’si de küçük yatırımcıların elinde” ifadelerini kullandı.

"Kurumsal şirketler büyük şirketlere daha büyük yatırım yapıyor"
Şirket sürdürebilirlikte ne kadar büyükse, diğer pozisyonları da daha büyük adım atmış olduğunu belirten Çelik, “Halka açık şirketlerde yüksek pay sahipliği konsantrasyonu sermaye piyasalarının gelişmesinin önünde önemli bir engel. Kurumsal şirketler büyük şirketlere daha büyük yatırım yapıyor. Bir yandan pasta büyüyor ama bir yandan da halka açık şirket sayısı azalıyor. Yüksek ESG skoruna sahip şirketler düşük ESG skorlu şirketlere göre önemli ölçüde daha büyük. Büyük şirketlerdeki ortalama kurumsal yatırımcı pay sahipliği oranı da küçük şirketlere oranla oldukça yüksek” dedi.

Öte yandan şirket borçlanmalarının artarken, kredi kalitesinin düştüğünün altını çizen Çelik,“En düşük yatırım yapılabilir not alan BBB kredi derecesine sahip tahvillerin payı, 2022 yılında ihraç edilen yatırım yapılabilir seviye tahvillerin toplam tutarının yarısından fazlası olmuştur. Öte yandan Türkiye’nin küresel sermaye piyasalarından aldığı pay ekonomik rolüne göre oldukça düşük. Türkiye’nin küresel ekonomi içindeki payı 2022 yılında yüzde 0.90 iken, halka açık şirketlerin toplam piyasa değeri küresel şirketlerin piyasa değerinin yüzde 0.33’üdür. Gelişmekte olan ülke MSCI endeksindeki Türk halka açık şirketlerinin payı 2012 yılında yüzde 1.7, 2023 Eylül’de ise yüzde 0.72 olarak gerçekleşti” şeklinde sözlerini tamamladı.