Kuyularda mı kaldın, ''Yusuf'' gelir üzülme!
Kadim medeniyet Mısırda yaşananları dehşetle takip ediyoruz. Henüz 1 yılını dolduran ve seçimle iş başına gelen ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, inanılmaz bir zorbalıkla, tüm dünyanın gözü önünde makamından indirildi.
kose-yazilari - 09-07-2013 02:38
Kadim medeniyet Mısırda
yaşananları dehşetle takip ediyoruz. Henüz 1 yılını dolduran ve seçimle iş
başına gelen ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, inanılmaz bir zorbalıkla, tüm
dünyanın gözü önünde makamından indirildi.
Aklı başında, vicdan sahibi her
insan -görünüşte 2 gün içinde gerçekleşen- bu darbeyi içi cız ederek
izledi.
Gözaltına alındıktan sonra,
askerlerin arasında yürüyen Mursinin yüzündeki anlamlı gülümseme, bütün
çocukları öldürebilirsiniz ama Firavunun evinde bir Musa sağ kalacaktır ve o
sizin kıyametiniz olacaktır
der gibiydi.
Sendikalar ve yargı dahil bir çok
kurum ve kuruluş tarafından 1 yıl içinde görevini yapmasına sürekli engel
olunan, İhvanu'l Muslimin mensubu Muhammed Mursi, tüm baskılara rağmen sandığın
namusuna sahip çıktı. Dik durdu, eğilmedi. Tıpkı Seyyid Kutup gibi
Silaha ve batılı işbirlikçilerine
güvenen çakma asker Sisi, Türkiyede ki hemcinsine (!) benzer bir davranışla
kendisini atayan Reis-i Cumhura karşı darbe yaptı. Darbe görüşmelerinin
mekanının ABD Büyükelçiliği olduğu açıklandı.
Muhammed El Baradey denen Nobel
ödüllü darbeci Batı ile darbe için pazarlık ettik dedi. Bu da nükleer
enerjiye sahip ABD gibi ülkelere tırsak, İran gibi ülkelere ise sırtlan
kesilmesinin karşılığında Nobel Barış (!) ödülü aldığının en açık deliliydi.
Görüşmelerin mekanı ve Baradeyin
açıklaması, ABDnin ve Avrupanın gelişmeleri neden darbe olarak nitelemediklerini
göstermiş oldu.
Memleket düşmanı yağmacıların
yaptıklarını Demokrasi ve özgürlük talebi olarak niteleyen ve sanki Türkiyede
savaş varmış gibi saatlerce, günlerce Taksimden canlı yayın yapan CNN benzeri
yönlendirilmiş medya kuruluşları, Tahrir Meydanındaki gösterileri pohpohlarken,
Adeviyye Meydanından Sina Yarımadasına kadar uzanan milyonları görmek
istemedi.
Batılı ülkeler Gezi Parkı
olaylarında istediğini başaramadı ancak senaryonun Mısır versiyonu maalesef
amacına ulaştı. Kadim Cumhuriyet Mısır, kukla askerler ve ABD-Avrupa Mandasını
savunan Mısırlı hainler sayesinde tüm dünyanın gözü önünde rezil oldu.
On yıllardır nefes alamamış,
demokrasi yüzü görememiş Mısır, şanlı devrim sayesinde kimliğini bulmaya
çabalarken, Ortadoğuda söz sahibi olmayı sürdürmek isteyenlerce Muz
Cumhuriyeti olmaya mahkum edildi. Böylece 1. Dünya Savaşı devamında yapılan
gizli anlaşmalarla sömürgeci devletlerin paylaştığı Ortadoğu, anlaşmaların
süresi dolunca yeniden şekillendirilmeye çalışılıyor.
Gazzenin nefes aldığı tek çıkış
olan Refah Sınır kapısının kapatılması darbe sonrasının ilk icraatı oldu. Çünkü
ağabey ABD ve katil İsrail böyle istedi.
Darbe sonrası ortalık süt liman
olacak zannedenler, ülkemizdeki gibi orduya direnilmez fikrini
benimseyenler, ölmek pahasına da olsa askerin karşısına dikilen Mısır halkını
görünce ne yapacaklar bilinmez. Ancak, Mısırın 28 Şubatı bittiğinde kör
kuyularda kalan Yusuflar ortaya çıkacaktır. Mısırın direnen adamı
Mursi, Türkiyenin savunan adamı Erbakan aynı dava uğruna hayatlarını feda
ettiler. Şer görülen bu vedalar, belki de hayır oldu
Türkiye dik duran
adamını buldu, sıra Mısırda
"Olur ki hoşunuza gitmeyen bir
şey, sizin için hayırlıdır ve olur ki, sevdiğiniz şey de sizin için bir şerdir.
Allah bilir de siz bilmezsiniz. (Bakara Suresi, Ayet 216)"
Türkiyenin 28 Şubat darbesine
maruz kaldığı sürecin sonunda Anayasa Mahkemesi başkanı olan ve o güne kadar
hiçbir etkinliği olmayan bir zât Cumhurbaşkanı seçilmişti. Sayın Ahmet Necdet
Sezer, gülümsemeyi bilmeyen, halkın arasına çıkmayan, iç veya dış seyahat
yapmayan pasif bir sürecin ardından görevini tamamladı. Sayın Sezerin tek
yaptığı şey Türkiyenin vesayeti yıkmasının ayak seslerini duyuran 2002
devriminin çıkardığı yasaları veto etmekti.
Bugün ise Mısırda sadece 2 günlük
Anayasa Mahkemesi Başkanı olan, adı-sanı duyulmamış Adli Mansur adında bir
zavallı, kim tarafından yapıldığı bilinmeyen bir atama ile çakma Cumhurbaşkanı
oldu. İlk icraatları, Refah sınır kapısını kapatmak, Milli Şurayı dağıtmak,
İstihbarat şefini görevden almak oldu. Geçmişte Türkiyede yaşananlara ne kadar
da benziyor değil mi?
Endişelenmiyoruz
İnanıyoruz
Allah nûrunu tamamlayacaktır (Saf
Suresi, Ayet 8).
Bir dahaki yazımızda
buluşuncaya kadar, yüzünüzden tebessüm, yüreğinizden sevgi eksik olmasın
efendim.
Hoşça bakın zatınıza